Nasıl mı çalışıyorlar? Basit; cenazede ya da kaza anında ölenlerin yakınlarına gidip, “Sigortadan ciddi tazminat alabilirsiniz, bu işlerle uğraşamazsınız, uğraşsanız da size tazminat ödemezler, biz sizin yerinize takip ederiz” deyip, vatandaşın elinden vekalet alıyorlar. Hem de ne vekalet; iş takibinden sigorta şirketinin bankaya yatıracağı parayı çekmeye kadar geniş içerikli. O vekaletle ya sigortadan daha çok para almak için mahkemeye gidip dava açıyorlar ya da sigorta şirketinin kapısını çalıyorlar. Sonrası mı? Artık aracının insafına kalmış. Kimisi, vatandaş adına aldığı tazminatın yüzde 60’ını cebe indirip, yüzde 40’ını veriyor; ‘bu kadar verdiler’ diyor. Kimileri, yüzde 50’sinialıyor. İnsaflısı ise yüzde 40’ını alıp, yüzde 60’ını veriyor. Vatandaş, kaç para tazminat aldı, bankaya ne yattı, haberi yok. bazıları, parayı alıp, ortadan kayboluyor.
Yakınınız vefat ettiyse, kaza raporları, vefat belgesi ile yok, sakatlık durumu varsa da hastane raporları ile karşı tarafın sigorta şirketine başvurmanız yeterli. Sigorta şirketleri, kısa sürede de tazminatı ödüyor. Baktınız tazminat konusunda sorun yaşıyorsunuz, o zaman bir avukata, ücreti neyse onu ödeyerek, müracaat edebilirsiniz. Diyorsanız ki, ‘ben bu işlerden hiç anlamam’; bölgenizdeki en yakın sigorta acentenize danışın.
Son yapılan düzenlemelerle vatandaşlar, aracılara para kaptırmasın diye dava yoluna gitmeden önce sigorta şirketine yazılı başvuru yapma; sigorta şirketine de bu yazılı başvuruya en geç 15 gün içinde cevap verme zorunluluğu getirildi. Yine düzenlemeyle trafik kazalarında ödenecek vefat tazminatına da belli standart getirildi.
Vatandaş dikkatli olmalı, bizlerde vatandaşı uyarmalıyız.