Sevgili okurlarım, konumuz elbette Volkan Yılmaz, öncelikle Kalepark Sosyal Tesislerinden başlayayım, kendim gitmedim lakin sosyal medyada gördüğüm görsellerden anladığım harika bir tesis haline gelmiş, Sayın Başkana teşekkür ediyorum.
Yarın aylık meclis toplantısı var yine bir araç bağışı söz konusu Taş Grup araç bağışlayacakmış, benim bildiğim Taş Grup’un başlamak üzere olan sorunlu bir projesi var, yapılacak bağış umarım bu sorunlu projeyle alakalı değildir.
Bu zamana kadar sorunu olan yada Belediyeden beklentisi olanlar bağış yapma yolunu seçti ve bunda da son derece başarılı oldu.
Bağış kabul etmek bir yöntemdir ama bu yöntem kullanılırken Başkana yakın birilerinin de haksız kazanç elde ettiği duyumları bize kadar geliyor, bana göre haklılık payı da var çünkü hayatında doğru dürüst hiçbir iş yapmamış olan kişiler Başkanın yanıbaşından ayrılmıyor.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Hidayet Vahapoğlu, geçtiğimiz günlerde Masterchef yarışmasında Somer Sivrioğlu’nun Çin tuzu (monosodyum glutamat)
övgüsüne haklı bir eleştiri getirerek “ne karşılığı reklam yapıyor” dedi.
Hidayet Vahapoğlu twet atarak “”Bu adama Çin tuzunun reklamını ne karşılığı yaptın diye birisi sormalı monosodyum glutamat (MSG) yiyecklere sahte lezzet katan,bağımlılık yapan, doyma hissini ortadan kaldıran, kalp-damar hastalıkları ve obezitenin öncelikli sebeplerindendir. Gizli reklamdır” haklı eleştirisini ortaya koydu.
Sonra ne oldu bu eleştiri ortada dururken MHP li Belediye Başkanı Volkan Yılmaz Masterchef ekibini Silivri ye getirip program çekimleri yaptırdı, ne için, reklam için.
Milliyetçi Hareket Partisi dünya görüşüme uzak olsa da Hidayet Vahapoğlu gibi adamlar var olduğunu bildiğim için onlara karşı soğuk değilim.
Aynı milli duygulara sahip olduğunu düşündüğüm Volkan Yılmaz popülizm adına bir aymazlığa düşmüştür, yanına CHP li eski Belediye Başkanını da alarak neden yapmıştır bunu, bana göre amacı adını bir şekilde yukarılara duyurarak değişik makamlara heves duymasından.
İşin ilginç duyduğum bir başka yönü MHP tabanı.
Gerektiğinde “yalnız Kurt” olabilen bu taban neden tek kelime söz söylemiyor.
Sevgili MHP li dost, oradan belki 3 5 çıkarınız olabilir, size törelerinizi hatırlatmak bana düşmez lakin “Kurt Tek başına dağlarda aç kalmaz” korkmayın fikrinizi beyan edin.
Yine duyumlarıma göre Alişan ve Demet Akalın program yapmak için Silivri ye gelecekmiş, Volkan Yılmaz seçildikten sonra bu iki isim Silivri yi su yolu yaptı, Alişan ve Demet Akalın sevdası nereden geliyor? Aslında ben biliyorum nereden geldiğini ama neyse!
Geçtiğimiz günlerde Kılıç İnşaat la ilgili haber yaptım, “ÇED raporsuz beton santrali açtılar ve ruhsat aldılar” dedim.
Şirket sahibi Adem Kılıç aradı uzun bir konuşma oldu lakin konuşmanın özü “bizim ÇED raporu almamıza gerek yok, bizim santral 100 metreküp altında dolayısıyla böyle bir zorunluluğumuz yok”, diyerek haberi kaldırmamı salık verdi, devamında “benim 500 tane çalışanım var kapına göndersem hoş olur mu” diyerek te aba altından sopa gösterdi.
Şimdi hem Adem Kılıç hem de ruhsat verip göz yumanlara şunları anlatayım.
Bundan 12 yıl önce yan yol ve köprü projesinde saha şefliği yapıyordum, o santralden günde 1.500 metreküp betonu sadece benim aldığım oldu.
Aradan 12 yıl geçmiş ve santralin kapasitesi saatte 90 metreküpe düşmüş, bu arada 1988 1990 arası iki yıl Türkiye’nin ilk elektronik beton santralinde çalıştım, o günkü teknolojiyi de bilirim bugünkünü de.
Sevgili Silivri Belediyesi elinizde her türlü teknik ekip varken gider incelemenizi yaparsınız.
Size ön bilgi vereyim yönetmelikte 100 metreküp altına ÇED raporu istenmiyor, ama birçok çevresel faktör ruhsat vermeye yinede engel…